17 Ocak 2017 Salı
Gece Gece Sabah
Eh be Deniz hanım!! Bilmiyorum ama tüm derdin, sıkıntın bundan mı, var bi takıntın. Üzüntülü bir takı yapıp, bütün iç organlarına taktığın. İçini sıkıştıran da o takıdaki boncuklar bence. Renklerini mi beğenmedin, dizilişlerini mi bilmem. Yoksa nedir bu çelişkiler, ilişkiler, atışmalar, sataşmalar, karışmalar, tıka basa tıkınmalar, herşeyi karıştırarak yiyip kusmalar, ee otomatik olarak ağlayıp susmalar, yere düşen domatese bağırıp çağırmalar, verdiğin kararları tutamamalar... (karar alınır mı verilir mi?!*) Aa!! Ayıp bence. Sana ters gelen bişeyler var dimi boncukların dizilişinde. Sanki sana yakışmadığını düşünüyorsun... Sanki yaptığın ayıp bişeymiş gibi geliyor, sanki sen kendini aldatıyormuşsun gibi geliyor dimi... Çünkü hayatın nerde olursa olsun, kalbin, beynin ve dilin onunla aynı hizada olmadıktan sonra olmaz gibi geliyor sanki sana dimi. Tamam, kabul ediyorsun, o takıyı almak zorunda değildin, alıp hayatına “aşk” olarak takmak zorunda değildin. Bi uçan dinozor takısı olsa hep mutlu olup hep sevinirdin, sana da çok yakışırdı, bilirdin, isterdin. Ama zorla takı yaptırılmaz bi insana, bunu kabul etmeye çalışsan biraz. Şu ütüyopyayı, biraz daha gerçeğe çeksen. Ya da gerçeği ütüyopyana dahil etsen. Etrafındakilere çaktırmadan düşündüklerini, kendine çaktırmadan düşünmemeye çalışsan. Daha iyi olur bence. Yap bir plan, yeni gün için. İçinde; dedeni ziyaret olsun ki o da mutlu olsun, okuduğun kitabı ziyaret olsun ki beynine yeni fikirler dolsun, en sonda da içini ziyaret olsun ki o gün sana misafir gelen fikirleri duyguları süzüp arşive ya da geri dönüşüm kutusuna yollayasın. Kendine güzel fikirlerle bir ziyafet çekesin. Aman sabahlar olmasın.. Kötü düşünceler içine dolmasın, ruhuna yerleşmesin. Bu takıyı napsan, kendine yakıştırırsın, biraz ilham gelsin. Yoksa, dayanamaz, çıkarır atarsın, bu takı sana heyecan vermezse olmaz ki. Zaman geçse de amaç aşksa, aşk olmaz ki. Aşk, amaçlanmaz ki. Zamanlanmaz ki. Bir kere oldun, nasıl unutucan bilmem ki. Çelişkilerinle iyi ilişkiler kur, yoksa seni delirtirler bence. Uyusan mı ne artık, uyumak faydalı bişey herkesçe :p Hayat susunca: yavaş yavaş açılan mavi gökyüzü, bütün gece benimsin deyip evlat edindiğim, en saçma doğrularımı anlattığım yıldız evladım, ayaklarımı üşüten balkon taşları, saçlarımı uçuşturan sabah serinliği, oh iyki sabahladım nefesi. Güneş, bugün senin doğuşunu izleyeyim diye sabahladım. Doğdum, doğdun, ben doğmadan önce de doğuyordun. Ama uyumadan olmaz ki. Sana günaydın, bana iyi gejeler. Dünya sana emanet, kutuplardaki buzullardan uzak dur, onlar erirse, sırılsıklam oluruz.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder